2 Eylül 2015 Çarşamba

GİYİLEBİLİR TEKNOLOJİ MODA OLABİLİR Mİ?



Apple iWatch’a olan büyük ilgi, giyilebilir teknolojinin moda olduğunun bir göstergesi mi yoksa bu heyecan sadece iPhone’un rüzgarından mı kaynaklanıyor, merak ediyorum. 

Geçenlerde İstanbul'un yeni gözde mekanlarından birinde yemekteyim. İlk defa gittiğim bir yer, dolayısıyla tüm gözlemciliğim üzerimde. Kim ne giymiş, etrafta nasıl tipler var diye bakınırken, dikkatimi bir şey çekiyor. Neredeyse tüm erkeklerin kolunda Apple iWatch var. Bir giyilebilir teknoloji ürünü bu kadar ana akıma düşmüş olabilir mi? Yoksa bu süper ilgi, bulunduğum havalı mekandaki 'seçilmişlerle' mi ilgili? Bu Apple iWatch'luları dev Google glass'lı hayal ediyorum ve cool'lukları ortadan kalkıyor. Ama aslında Google glass -şu an sanki hiç böyle bir icat yapılmamış gibi davranılsa da- hiç şüphesiz giyilebilir teknolojinin en iyi ve en çok konuşulan örneklerinin başında geliyor. Şimdi Apple’ın akıllı saati piyasaya çıktı ama Samsung’unki çoktan buralardaydı. Bu arada saatler genelde erkekler tarafından tercih ediliyor, biz kadınlaraysa pastel renkli fitness bileklikleri kalıyor. 

Ortada net bir şey var ki, geleneksel moda teknoloji ile evlenmekte ‘giyilebilir’ anlamda güçlük çekiyor. Opening Ceremony’nin hazırladığı şık bileklik, Tory Burch’ün elinden çıkan kol bandı ve Diane Von Furstenberg defilesinde modellerin taktığı gözlükler dışında, verebileceğimiz en ‘fashionable’ giyilebilir teknoloji örneği hala Hüseyin Çağlayan’ın kıyafetleri ama zaten onlar da ‘sanat’ kabul ediliyor. 

Peki Google glass tüm çirkinliğine rağmen Net-A-Porter’da bile satmaya başlamışken ne oldu? Giyilebilir teknoloji neden yine modanın dışında kaldı? Nedeni aslında çok basit. Teknoloji şirketleri modayı anlamaya çalışıyorlar ama bu zor oluyor çünkü iki farklı dünyaları var. Dilleri, estetik anlayışları, çalışma şekilleri ve değerleri birbirinden çok farklı. Eğer şuan piyasadaki giyilebilir teknoloji ürünlerine bakacak olursak, neredeyse hepsinin planlama, sağlık ve fitness odaklı olduğunu görüyoruz. Bir çoğu kendimizi daha iyi tanımamız, daha iyi insanlar olmamız, daha zayıf olmamız, daha akıllı, daha hızlı ve daha etkili olmamız üzerine tasarlanmış. 

Giyilebilir teknoloji ile ilgili unutulan şey, her markanın ürünlerini kendi dünyasında yaratıyor olması. Eğer giyilebilir teknoloji gerçekten herkesin peşinde koştuğu bir şey haline gelecekse, modayı kalbinden değiştirmeli. Yine de son birkaç yılda yenilikçi yaratımlar, 3D baskı ya da lazer kesim gibi üretim teknikleriyle moda dünyasında değişimlere sebep oldu, hızlı modaya ayak uydurmasına teknik olarak yardımcı oldu. Ama teknoloji kıyafetlerin İçine girdiğinde daha radikal şeyler olması gerekiyor. Moda dünyasının unutmaya başladığı yaratıcılık faktörü de tam olarak burada devreye giriyor. 

Grazia 2-8 Eylül 2015

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder